Besmele ile başlanmalı

Maddi ve Manevi temizlik sağlanmalı

Halis bir niyetle okunmalı

Yaşamak için okunmalı( stok edilmemeli)

Müstakil zaman ayırmalı ve süreklilik olmalı

Başucu kaynağı olmalı

Allah korkusu ile okunmalı

Sözün sahibine saygı duyulmalı

Titiz ve, gayretle okunmalı

Zihinlerdekiler atılarak okunmalı

Kendisine hitap ediyor gibi
Benim anlayışı ile okunmalı

Tek mutlak doğru kabul edilerek okunmalı
BİZ KİTAPTA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK ( ENAM 38)

BU KİTAP ONLARA KAFİ DEĞİLMİDİR (ANKEBUT 51)

Kur an tüm zamanlara hitap eder.

Anlayarak okunmalı
Kur anı anlayarak okumaktan mahrum olanlar cezalandırılmış olanlardır
(SANA BU MÜBEREK KİTABI AYETLERİNİ DÜŞÜNSÜNLER VE AKLI OLANLAR ÖĞÜT ALSINLAR DİYE İNDİRDİK (SAD 29)

Bir bütünlük içinde anlaşılmaya çalışılmalı

Önceliklere dikkat edilmeli

Kur anın açıklayıcısı kendisidir
Kur an evvel emirde Kur an ile tefsir edilmelidir. Çünkü Kur anın bir yerinde kısa ve kapalı biçimde belirtilen bir husus diyer bir yerinde tafsil edilir, açıklanır.

Kur an ı anlamak farz dır.

Nuzul sebebi dikkate alınmamalıdır.

İlahi yardım mutlaka gözetilmelidir.

Kur anı anlamada dil sorunu

Ayetin bütünselliğine dikkat edilmeli, sebep sonuç ilişkisi kurulmalı

Zuhruf, 36. Ayet: Kim, Rahmân'ın Zikri'ni görmezlikten gelirse, biz onun başına bir şeytan sararız. Artık o, onun ayrılmaz dostudur.

Zuhruf, 37. Ayet: Şüphesiz bu şeytanlar onları doğru yoldan saptırırlar. Onlar ise doğru yolda olduklarını sanırlar

TİLAVET dilin okuması
KIRAAT aklın okuması
TERTİL kalbin okumasıdır


ideal okuma bu üçünüde içerir çünki bunlar gerçekleşince aydınlanmış gönül KURAN ile eylemlere geçecektir.

KURAN OKUMANA RAĞMEN

Kuran okumana rağmen;
-Kuran'ın anlamından bi habersen,(kıraat 16-98)

-Kuran'ın anlam derinliklerine nüfuz edebilmek için düşünerek, aklederek okumuyorsan,(tertil 73-4)

-Kuran ile hayatın arasında bir bağ kuramamışsan,(tilavet 2-121)

-Yani lafızdan manaya, manadan da maksada hicret ederek tedebbür etmiyorsan,(4-82)

-Kuran'ı nefesin kesilerek okuyup, ağlayarak secdeye kapanmıyorsan,(17-109)

-Kısaca Kuran sana hayat vermiyorsa, Kuran'ı hayat kitabı yapmıyorsan,(8-24)

Demek ki sen Kuran'ı okumuyorsun...

Kuran okumana rağmen;
-Allah ile kendi arana gavsını, şeyhini, hocanı, efendini, üstadını, mürşidini vs koyuyorsan,(39-3)

-Ayrıca onların her dediğini doğru kabul edip din telakki ediyorsan,(9-31)

-Ve onlardan dünyada ve ahirette şefaat bekliyorsan,(Fatiha 3-4)

-Bir de ömrünü onlara hizmet etmeye adamışsan,(98-6)

-Hele de himmet adı altında malını, mülkünü bu uğurda tüketmişsen,(6-94)

-Ya bir de "ashabı da Rasulullaha aynı şekilde yapıyordu" diyerek yalan ve iftiralar savuruyorsan,(12-108)

-Seni uyaranlara da selamı sabahı kesiyorsan,(10-105)

-Allah'ın ayetlerini dahi görmeyecek, anlamayacak hale gelmişsen,(28-87)

-Kusura bakma ama Kuran'a göre sen Müslüman değil MİŞRİKsin,(12-106)

Demek ki sen Kuran'ı okumuyorsun...

Kuran okumana rağmen;
-Rasulullah’a,"habibullah, kainatın efendisi, iki cihan güneşi" gibi sıfatları yapıştırıp peygamber yarışına giriyorsan,(2-136)

-Gaybı bildiğine, şefaat edeceğine, mucizeleri olduğuna inanıyorsan,(6-50)

-İnsanların içini okuyamadığına, istediğine hidayet edemediğine, yanlış kararlar alabildiğine inanamıyorsan(2-272)

-Onun adına uydurulmuş rivayetlerin/hadislerin doğru olabileceği kanaatindeysen,(45-6)

-Onun sünneti diye saçma sapan birçok uygulamayı din kabul etmişsen,35-43)

-Onun Kuran'dan başka bir kaynağının olmadığını anlayamamışsan,(72/3)

Demek ki sen Kuran'ı okumuyorsun...

Kuran okumana rağmen;

-Mal biriktirme tutkusuna kapılmışsan,(Tekasür suresi)

-En ufak bir yardımı dahi esirgiyorsan,(Maun suresi)

-Komşun açken sen tabağını sünnetleyip "elhamdulillah"
çekiyorsan,(57-10)

-Ya da verdiğini başa kakıp gönül kırıyorsan,(2-264)

-Veya kazandıklarının kötüsünden veriyorsan,(2-266)

-Hele de imkanın olduğu halde borç isteyeni bankaya yönlendiriyorsan,(2-245)

-Bütün bunlarla beraber, kazancında, malında ihtiyaçlının hakkı olduğunu aklının ucuna dahi getirmiyorsan,(17-26)

Demek ki sen Kuran'ı okumuyorsun...

Kuran okumana rağmen;

-Şehvetinin esiri olmuşsan ve kurtulmak adına bir çaban da yoksa,(25-43)

-İnsanların arkasından atıp tutup ortalığı fesada buluyorsan,(49-12)

-Hayata, insanlara bakış açın hep çıkar üzerine kuruluysa,(2-79)

-Benlik, bencillik hastalığına kapılıp kendinden başkasını görmüyorsan,(7-12)

-İnsanlar elinden ve dilinden emin olamıyorlarsa,(20-26)

-Hesap verme diye bir
derdin, iştiyakın ve de korkun yoksa,(21-1)

-Yani dünyayı ahirete tercih etmişsen,(2-86)

Demek ki sen Kuran'ı okumuyorsun

Demektir

KURAN HANGİ DİLDE OKUNUR?

Allah, Araplara şöyle der:

"Anlayasınız diye Kuranı kendi dilinizde bir kitap olarak gönderdik." ve
"Size Kuranı Arapçadan başka bir dilde gönderseydik "Araba, yabancı dilde kitap mı gönderilirmiş!?" diyecektiniz."

Bu iki ayeti birlikte düşündüğümüzde her milletin Allah kelamı Kuranı kendi ana dilinde anlayarak okuma hakkı var demektir, sonucuna varırız. Bu hakkı Bizzat Allah insanlara lütfetmiştir.
Bu nedenle Kuran okumaktan maksat Kuranı anlamak için okumaktır; anlamak için de her insan kendi dilinde okuyacaktır.
Arap dilini iyi bilenlerin Arapça okumaları ise en doğal haklarıdır.