Orman yangınları ya bir ihmal sonucu çıkar ya da kasıtlı çıkarılır.
İhmal yangınları çoğunlukla yol kenarlarında ve piknik alanlarında çıktığı için kısa sürede müdahale edilir ve çoğunlukla büyümeden söndürülür.
Kasıtlı yangınlar ise ulaşılması zor yerlerde ve aynı anda çıkarılır, söndürülmesi daha uzun zaman alır.
Bir de enerji hatlarının sebep oldukları yangınlar vardır ki bunlar önceden alınacak tedbirlerle müdahaleleri kolaylaştırır. Dolayısıyla büyümeden söndürülür.
Bu tedbirlerin başında yangın emniyet yolları ve şeritler gelir. Yollar ve şeritler belli aralıklarla temizlenir, ölü ve diri örtüler alandan uzaklaştırılır.
Teknolojik gelişmelere paralel olarak yeni yeni araçlar ve yöntemler de kullanılıyor artık. Yangın gözetleme kuleleri teknolojik cihazlarla donatılıyor, bu sayede hem müdahaleler için gecikmeler engelleniyor hem de koordinasyonlar kolaylaştırılıyor.
Kabul edelim ki güney sahillerinin doğal ve asli türü kızılçam ormanları, nem oranın düşmesi sonucunda yangına en hassas ormanlardır. Tür değişikliğine gitmek zaman zaman gündeme gelse de bunun ekosisteme aykırı olduğunu, daha ağır bedellere sebep olacağını bilmemiz gerekir.
Yapılacak çalışmaların başında karışık ormanlar tesis etmek gelir. Bunun için de en uygun türler, zeytin ve yöreye uygun çalı formasyonları.
Diğerleri zorlama olur ki bu hem rantabl olmaz hem de ekolojik sisteme müdahale etmek anlamına gelir.
Doğa bu müdahaleye en sert biçimde karşılık verir.
Ormanlar, barındırdıkları canlı ve cansız varlıklarla bir bütündür. Yüzyıllarca süren mücadeleler sonucunda en uygun ortamı hazırlarlar. Bugün sahip olduğumuz ormanlar böyledir. Varolan canlı ve cansız türler yüzyılların sonucunda hayatta kalmayı başarmış türlerdir. Bize düşen en büyük görev, bu düzeni bozmamak.
Sonuç olarak şunu söylemek mümkün: Geçen yıl yaşadığımız ve dün başlayan yangın, büyük bir olasılıkla kasıtlı çıkarılmıştır.
Çünkü hem ulaşılmaz hem de birden fazla noktalarda çıkmıştır.
O halde yangın çıktıktan sonra yapılacak çalışmalardan önce ve daha önemlisi, yangın çıkmadan alınacak tedbirlerdir.
Güney sahilleri karışık türlerle ormanlaştırılacak.
Müdahalelerde en gelişmiş teknolojiler kullanılacak.
Koruma ve gözetlemeler esas olacak. Zira yangından önceki tedbirler daha önemli.
Ülke topraklarımızın yüzde otuzuna yakını ormanlarla kaplı. Fena değil. Yaban hayatı ve tali ürünleri de sayarsak şanslı görebiliriz kendimizi.
Bina, yol, köprü, baraj gibi yapılar kısa zamanda ve sınırlı bir bütçeyle yapılırlar. Fakat ormanlar öyle değil. Hem maliyetli hem zaman alır.
Bir ormanın kendi ekosistemini tesis etmesi 40, 50 yıldan aşağı değil.
İnşallah yangın bir an önce söner.
Yanan odun değil, orman.
