Türkiye’nin birçok yerinde genç yaşta evlendikleri için haklarında taraflarca herhangi bir şikayet olmadan açılan kamu davaları sonucu “tecavüzcü” yaftasıyla binlerce babanın cezaevlerinde yattığını hatırlatan Erbakan, "Bu kapsamda 8 bin aile, 20 bine yakın çocuğun mağdur olduğu ifade ediliyor. Evlendikten yıllar sonra açılan kamu davalarıyla mağdur edilen kadınlar, severek ve isteyerek evlendikleri resmi nikâhlı eşlerinin bir an önce serbest bırakılmalarını istiyorlar." şeklinde konuştu.

'Kadın ve çocuklar perişan oluyor'

Fatih Erbakan açıklamasında şunları kaydetti: "Türkiye’de erken yaşta karşılıklı rızaya dayalı cinsî münasebete (yani ZİNA’ya ve evlilik dışı birlikteliklere) ceza verilemez, fakat bu evlilik yoluyla ( yani HELAL dairede ) meydana geldiğinde 8-10 yılı bulan hapis cezası veriliyor. Söz konusu cezaların on yıllar sonra gelmesi ise başka bir trajediye yol açıyor. Kocası hapse düşen kadın kendine, çocuklarına ve mahkûm olan kocasına bakmak zorunda kalıyor. Bu bazen sefalete bazen de ailelerin dağılmasına neden olabiliyor. Maksat korumak ise, bu şekilde ortada kalan kadın ve çocuklar korunmak yerine perişan edilmiş oluyor.

Hem iktidar ortakları hem de ana muhalefet partisi seçimlerden önce bu millete bu mağduriyetin giderileceğine dair söz vermişlerdi. Ancak maalesef ki, anne-baba ve eşlerin rızasıyla, Allah’ın emri, peygamberin kavliyle Erken yaşta yapılmış olan evlilikler sebebiyle mağdur olan binlerce aileye verilen sözler tutulmadı. En son yapılan infaz yasası değişikliği kapsamında mağduriyetlere son verilecek sözleri tutulmadı ve EVLİ ve nikahlı BABALAR ceza evlerinde unutuldu! TBMM’de Adeta bir kayıkçı kavgası sergilendi ve on binlerce insanımızın umutları söndürüldü."

'Evlilik yaşını bundan yıllar önce CHP düşürdü'

'Burada çok önemli bir husus da, evlenme yaşının bundan yıllar önce bizzat CHP tarafından düşürüldüğü gerçeğidir.' bilgisini kamuoyuyla paylaşan Erbakan, "Evlenme yaşı ve çocuk gelinler tartışmaları üzerinden kamuoyunda sürekli olarak yanlış algılar oluşturmaya çalışan CHP'nin, 1938 yılında Tek partili dönemde çıkarttığı bir kanunla evlilik yaşını düşürdüğü, Meclis arşivinden çıkan tutanakla belgelenmiş durumdadır. İsmet İnönü öncülüğünde tek parti döneminde, 15 Haziran 1938 tarihli TBMM oturumunda Türk Medeni Kanunu'nun 88. Maddesinde değişiklik yapılarak evlilik yaşı bizzat CHP tarafından aşağıya çekilmiştir. Tek partili dönemde Medeni Kanundaki evlenme yaşının kadınlar için 15, erkekler için 17 olarak düzenlendiği açıkça görülmektedir. Dolayısıyla CHP bugün sergilediği tavırla kendi kendini inkar etmektedir." ifadesini kullandı.

'Meşru Bir Şekilde evlenenlerin cezalandırılmasını kabul etmiyoruz'

Yeniden Refah Partisi OLARAK; "AİLE VE GÖNÜL Rızasıyla, meşru bir şekilde evlenenlerin cezalandırılması asla kabul etmiyoruz" diyen Erbakan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu toplumda, tecavüzcüsüyle evlenmeye zorlanan gencecik nice kız evladımız var. Böyle bir durumu elbette aklı başında hiç kimse savunamaz. Arka çıkamaz. En başta toplum vicdanı buna müsaade etmez. Ancak Devlet’in görevi iki farklı durumu birbirinden ayırabilmektir.

Biz, zorla evlendirilmelerin önüne geçilmesini herkesten daha çok istiyoruz ve en ağır cezaların uygulanmasını talep ediyoruz; ancak tüm gelişmiş ülkelerde, hatta medeni kanunumuzu ithal ettiğimiz İsviçre de dahi uygulandığı gibi 15 yaş üzeri evlilikleri aile rızasını aramak şartıyla yasal kabul etmeliyiz ve izin vermeliyiz. Bizim derdimiz sadece erken yaşta fakat meşru bir şekilde evlilik yapmış ailelerin ve çocukların mağduriyetini gidermektir, asla ve asla tecavüzcüleri aklamak değildir!"

Yuva kurmak zorlaşıyor, aile kurumuna darbe vuruyor

Mevcut durumun yuva kurmayı zorlaştıracağını vurgulayan Erbakan , " Milletimizin inancına ve kültürel değerlerine göre yaşamalarını engelleyen, hatta cezalandıran kanunlar, farklı emellere hizmet eder ve helal dairede yuva kurmayı zorlaştırır, aile kurumuna darbe vurur. Bu nedenle Ailelerin, gelin ve damadın rızası olması şartını arayarak, 15 yaş ve üzeri evliliklerin suç kapsamından çıkartılmasını, on binlerce mağdur vatandaşımız adına talep ediyoruz. Biz Yeniden Refah Partisi olarak bu meseleyi bir siyasi çekişme meselesi olarak değil, milletimizi mağdur eden çok önemli bir sorun olarak değerlendiriyoruz ve meclisimizden, mevcut iktidardan bu mağduriyete son verecek, insan hak ve özgürlüklerini koruyacak şekilde yasal düzenleme yapılmasını talep ediyoruz." şeklinde konuştu.