Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Melike Özçelik, kanser haftası münasebetiyle yaptığı açıklamada, “Kanser Tedavisinde; Hedefe Yönelik İlaçlar ve İmmunoterapi Onkoloji alanında hızlı gelişmeler yaşanmasına rağmen kanser hâlâ en ciddi sağlık sorunlarından biri olmayı sürdürmektedir. Son yıllarda kişiye özgü tedavi yaklaşımları konusunda birçok kanser türünde önemli gelişmeler yaşandı. Kanserin oluşumu ile ilgili daha fazla bilgiye ulaşılmasıyla tedavi yöntemlerini değiştiren yeni ilaçlar bulma konusunda önemli ilerlemeler kaydedildi. Bunlar hedefe yönelik ilaçlar ve İmmunoterapi olarak sınıflandırılabilir. İleri teknoloji ile üretilen hedefe yönelik ilaçlar, kemoterapi ilaçlarından farklı olarak kanserli hücreyi işaretleyip sağlıklı dokulara zarar vermeden veya çok az zarar vererek sadece kanserli hücreyi yok eder. Ayrıca, hedefe yönelik ilaç tedavisinde, daha önceden yapılan genetik analizle bir hedef mutasyon belirlenir. Hedefe yani kanserli hücreye direkt etkide bulunduğu için tedavi yanıt oranları daha yüksek ve başarı oranları da daha iyidir. Bu ilaçların çoğunun ağızdan hap şeklinde evde kullanılabiliyor olması da avantajdır"dedi.
Kanser tedavisinde İmmunoterapiye değinen Özçelik, şunları kaydetti: "İmmunoterapi ise kanser tedavi paradigmasını tamamen değiştirerek tümör hücresi yerine hastanın bağışıklık sistemini hedefleyen yeni bir yaklaşım ile hastalığın tedavi edilmesini amaçlayan tedavi biçimidir. Bu grup ilaçlar aktif T hücresinin aktivitesinin baskılanmasını önlemekte ve immün etkinin uzun dönemde sürmesini sağlamaktadır. İmmuno onkolojik tedavi yaklaşımları geniş bir kanser türünde etki göstermektedir. Malign melanom bu ilaçların onaylandığı ilk hastalık olup sonrasında akciğer kanseri, mesane kanseri, Hodgkin lenfoma ve bugün diğer pek çok kanser türünde etkili olduğu gösterilmiştir. Bu tedavilerin kemoterapi ile arasındaki en önemli fark; kemoterapide kanseri küçültmek ve yok etmek amaçlanır. Hedefli tedaviler ve immunoterapide ise kanserin hızı düşmekte ve hastalığın uzun süre bir diyabet, hipertansiyon gibi bir hastalığa benzer devam etmesi başarılabilir. En iyi etkinliğe ve zararlı yan etkiler açısından en düşük olasılığa sahip söz konusu ilaçları kullandıkça kanser gibi baş edilemez gözüken bir hastalığı birlikte yaşanabilir kronik bir hastalık haline getirmek sağlanacaktır"

KANSERDE ERKEN TANI VE TEDAVİ

Türkiye'de her yıl yaklaşık 175 bin kişiye kanser teşhisi konuluyor. Hayatın her alanında var olan kanserojen maddeler; insanları ister istemez korkutuyor ve tedbirli yaşamaya yöneltiyor. Ancak unutulmamalıdır ki, kanser; erken teşhis edildiğinde tedavi edilebilen bir hastalıktır.

Günümüzde görülme sıklığı artan, önemli ve yaygın bir sağlık sorunu haline gelen kanser, tıptaki yeniliklere karşın hala ölümle sonuçlanabiliyor. Kansere karşı savaşta umut veren gelişmeler ise, erken teşhise yönelik bilinçlenmenin ve erken teşhis testlerinin gelişiyor olmasıdır.

Günümüzde birçok tetkikle kanserin erken teşhisi sağlanabilirken, sağlıklı bir yaşam biçimi de kişilerin kanserden korunması için büyük önem taşıyor. Sağlıklı yaşam alışkanlığı edinmek, sigara içmemek, yeterli ve dengeli beslenmek ve düzenli egzersiz yapmak kanser riskini azaltıyor. Kanserden korunmak için atacağınız her adım aynı zamanda genel sağlığınız içinde yararlıdır.