Demokrasi Parkı önünde toplanan Adıyaman Barosu Yönetim Kurulu üyeleri ve avukatları ‘‘Türk ve Türkiye’’  ibarelerinin  çıkartılması hakkında açıklamada bulundular.

Adıyaman Barosu Yönetim Kurulu üyeleri ve avukatları adına açıklamada bulunan Adıyaman Baro Başkanı Av. Mustafa Köroğlu, "06.02.2018 tarihli Parti Grup Toplantısında, Türk Tabipler Birliği ve Türkiye Barolar Birliğinin unvanlarındaki  ‘‘Türk ve Türkiye’’  ibarelerinin  çıkartılması gerektiği şeklindeki görüşlerini dile getiren ve bakanlar kuruluna bu doğrultuda talimat veren AKP Genel Başkanı sayın  Recep Tayyip Erdoğan’a Adıyaman’dan sesleniyoruz. Sayın Genel Başkan biliniz ki; Türkiye Barolar Birliği,  adını 07 Temmuz 1969 tarihinde yürürlüğe giren 1136 sayılı  Avukatlık Kanunundan almaktadır. Türkiye Barolar Birliği bütün baroların katılımı ile oluşan, kamu kurumu niteliğinde tüzel kişiliğe haiz bir üst meslek kuruluşudur. Avukatlık Kanununun 109.maddesinde Türkiye Barolar Birliğinin, Türkiye’deki bütün baroların katılması ile oluşan bir kuruluş olduğu açıkça düzenlenmiştir. Haliyle Barolar Birliğinin başındaki ‘‘Türkiye’’ ibaresi tüm baroların ortak paydasıdır. Hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak, Avukatların ortak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla tüm çalışmaları yürüten, tüzel kişiliği bulunan, çalışmalarını demokratik ilkelerden ayrılmadan sürdüren baroların çatı örgütü olan Barolar Birliğinin adının önünde yer alan ‘‘Türkiye’’ ifadesi, tüm Türkiye avukatlarını ve yargının üç sac ayağından biri ve vatandaşın sesi olan savunma makamını kucaklamaktadır. Türkiye yargısında savunma makamını temsil eden mesleğimizin Türkiye çapındaki sesi olmaktadır"dedi.

Köroğlu, şöyle devam etti: "Anayasadan kaynağını alan kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu olan Türkiye Barolar Birliğine ve Barolara yönelik yapılması düşünülen değişikliklerle hedeflenenin, sadece bu kurumların  isimlerinin önündeki kavramların kaldırılmasının olmadığını biliyoruz. Amaçlanan, siyasal iktidarın hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmayan uygulamaları karşısında etkin bir şekilde muhalefet eden tüm yapıları parçalayarak iktidara bağlı yeni mesleki yapılar oluşturmak ve  bu şekilde bağımsız savunmayı zayıflatmaktır.Farklı sesleri susturmaya yönelik yasal düzenlemelerin kamuya bir faydası olmayacaktır. Milli Birlik ve Beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde kamu kurumu niteliğinde olan örgütlerin unvanları önündeki ‘‘Türk ve Türkiye’’ ibaresinin kaldırılması ve bu kurumların kamu desteklerinin kesilmesinin istenilmesinin hangi amaca hizmet ettiği hususunu milletimizin vicdanına bırakıyoruz.

Sayın AKP Genel Başkanının  Türkiye Barolar Birliğinin ve Baroları itibarsızlaştırmak üzere yaptığı, hukuk devletinde yeri olmayan söylemlerine karşı SUSMAYACAĞIZ!  Hukuk kurumları olan Baroları ve Türkiye Barolar Birliğini herhangi bir siyasi partinin arka bahçesi yapmayacağız, yaptırmayacağız"