Hükümetin açıkladığı Ekonomik Reform Paketi’ne yönelik eleştirilerde bulunan Erbakan, "Açıklanan pakette asıl meselemiz olan üretimi, istihdamı, ihracatı artırmaya yönelik gerçekten cazip ve somut herhangi bir adım maalesef görülmüyor. Denk bütçe yapılmasına yönelik, borç ve faiz ekonomisini sonlandırmaya yönelik bir madde bulunmuyor. Üretimin, istihdamın maliyetini düşürecek, başta tarım olmak üzere temel sektörlerde ithalatı, dışa bağımlılığı azaltacak somut bir madde bulunmuyor." dedi.

REFORM PAKETİ ESNAFIN DERDİNE ÇÖZÜM DEĞİL

Açıklanan paketin, pandemi süresi boyunca kapalı olan veya kısıtlı şekilde açık olan esnafın derdine derman olamayacağını vurgulayan Fatih Erbakan şunları ifade etti:

"İktidar, 12 Mart Cuma günü açıklanan “Ekonomik Reform Paketi’nde berber, kuaför, tesisatçı, tamirci gibi yaklaşık 850 bin küçük esnafa ‘gelir vergisi muafiyeti’ getireceğini tırnak içerisinde “müjdeliyor”. Bir yılı aşkın süredir işyerleri kapalı olan ya da kısı₺ı şekilde açık olan bu küçük esnaf, zaten ne vergisini ne kirasını ne elektrik-su faturasını ne çalışanının maaşını ne de kredi taksitini ödeyebilecek durumda değil. Muafiyet getirilmese de gelir elde edip de vergi ödeyebilecek durumda değiller. Dolayısıyla Hükümet zaten alamadığı vergiden vazgeçiyor. Bu söz konusu vergi alınmayacak 850 bin küçük esnaftan devletin 2020 yılında aldığı toplam vergi ne kadar? 220 milyon ₺… Bir başka deyişle; Hükümet’in tam 850 bin küçük esnafa 1 senede yapacağı katkı, Külliye’nin sadece 3 haftalık gideri kadar bir meblağ!"

ESNAFA MÜJDENİN BEDELİ 3 TENEKE AYÇİÇEĞİ YAĞI KADAR

Hükümet’in açıklanan reform paketinden küçük esnafa çıkan müjdenin, esnaf başına 1 senede yaklaşık 280 ₺'ye tekabül ettiğini belirten Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, bunun da 3 kilo kavrulmuş Antep fıstığı veya 3 teneke Ayçiçek yağı fiyatına denk geldiğini ifade etti.

KÜÇÜK ESNAF DIŞINDAKİ DİĞER ESNAFA NE OLACAK?

Küçük esnafın dışındaki esnafında sıkıntılarla boğuştuğunu dile getiren Erbakan; “Vergi muafiyeti getirilen 850 bin küçük esnaf dışındaki perişan halde, kepenk indirme noktasına gelmiş diğer yüz binlerce esnaf ne olacağının sorusunun cevabının açıklanan pakette yer almadığını belirtti.

İŞVERENE YENİ BORÇ YÜKÜ!

Erbakan; “Ekonomik Reform Paketi’nde açıklanan yeni eleman istihdam eden işverene “1 kişilik istihdam” için Kredi Garanti Fonu kefaletiyle “24 ay vadeli kredi” verilmesine ilişkin de, "Bu da en fazla 5 kişinin istihdamıyla sınırlı. İşverene 1 kişilik istihdam için, 24 ay vadeli kredi, yani yeniden ilave borçlanma vaat ediliyor. Zaten hali hazırda mevcut kredi taksitlerini ödeyemeyen işveren, bu yeni krediyle daha da fazla borçlanacak, istihdam ettiği kişi için alacağı 100 bin ₺’lik kredinin yarısı da 12 aylık maaş ve SGK ödemesi olarak işverenin cebinden çıkacak." dedi.

TÜRK LİRASI İLE BORÇLANMANIN FAİZİ, 10 KAT DAHA FAZLA

Döviz cinsi borçlanma yerine Türk lirası cinsi borçlanma' maddesinin de yanlış olduğunu söyleyen Erbakan; “Türk Lirası ile borçlanmanın da faizi, maliyeti dövizle borçlanmanın 10 katı daha fazla olduğunu belirtti: “19 senenin sonunda hala daha “borçlanmaya devam edeceğiz”, hala daha “borç-faiz ekonomisine devam edeceğiz” itirafını yapıyorlar. Yahu borçlandıktan sonra ha ₺ ile borçlanmışsın, ha dövizle borçlanmışsın! Asıl mesele borçlanmamak, denk bütçe yapmak… Bunu yapamadıktan sonra hangi reformdan bahsedeceğiz?" dedi.

ASIL REFORM VERGİ SİSTEMİNİ ADALETLİ HALE GETİRMEK

Vergi sisteminde elektronik beyannameye, elektronik sisteme geçilmesini yerinde olduğunu ancak asıl meselenin vergi sistemini adaletli hale getirmek vurgusu yapan Erbakan; "Asıl reform adil bir vergi sistemini hayata geçirmektir. Siz verginin %70’ini dar gelirliden, %30’unu zenginden topladıktan sonra, bir araç alırken 3 araç parasını vergi olarak verdikten sonra, elektronik toplasan ne olur, mekanik toplasan ne olur!" dedi.

TÜRKİYE'NİN KURTULUŞU ÜRETİM-İSTİHDAM-İHRACAT EKONOMİSİDİR

Erbakan, Türkiye'nin ve milletimizin kurtuluşunun borç-faiz-zam ekonomisi yerine; üretim-istihdam-ihracat ekonomisine geçmekte olduğunu ve buna geçmek için gereken kaynağın millî kaynak paketleriyle bulunması gerektiğini ifade etti.