Başkan Binzet yaptğı yazılı açıklamada; “Devlet hiçbir ekonomik kaygıyı düşünmeden, insanların sokağa çıkmamaları için bir an önce sokağa çıkma yasağı getirmelidir. İtalya’da çok büyük yıkımlara neden olan salgının 15. Gününde Türkiye dekinin yaklaşık yarısı kadardır. Devlet insanların sağlığı ile ilgili olmak yerine çalışan belediye başkanlarını görevden almak, yerlerine kayyum atamakla meşgul.

Ülkemiz koronavirüs ile mücadele ederken, halk geçim ve işsizlik derdindeyken iktidar yangından mal kaçırma derdine düşerek Kanal İstanbul'un ihalesini gerçekleştiriyor. Halka evde kal çağrıları yapılırken, 59 vatandaşımız hayatını kaybetmişken, binlerce insanımız virüsle mücadele ederken ihale yapmak, halkın can derdinde, iktidarın ise rant derdinde olduğunu gözler önüne seriyor. Doğa katliamının önünü açan yasaları geçirerek, Salda Gölünde talana başlayan iktidar, şimdi de Kanal İstanbul'un ihalesini gerçekleştirerek, halktan yana değil, ranttan yana olduğunu göstermiştir. Salda Gölünün talanına ve Kanal İstanbul doğa katliamı ve rant projelerine de izin vermeyeceğiz. Her koşulda mücadele edeceğiz. Halktan yana, haklıdan yana, doğadan yana olacağız. Doğa katliamlarına ve rant projelerine hayır diyoruz. “Herkes kendi ohal ini ilan etsin”, "Herkes kendi vergi sistemini ilan etsin", "Herkes kendi eğitim sistemini ilan etsin.", "Herkes kendi güvenlik sistemini ilan etsin." Hükümette sadece kendi ihale sistemini ilan etsin.” Dedi.

Özellikle küçük esnafın ve özel sektörün çok büyük sıkıntılar içinde olduğunu dile getiren Başkan Binzet; “Halk bankasının güya destek olarak vereceği 25.000 TL ve kredi kart limitini 25.000 TL’ye çıkaran yardım paketini şartlarını hiçbir esnaf karışılabilecek durumda değil. Ekonomik şartlar hiçbir esnafımızı salgın öncesinde de vergi ve SGK borcunu ödeyemez hale gelmiş, salgın da küçük esnafın ve çalışan her kesimin tamamen bitmesine neden olmuştur. Oysa hazinede kullanılan ve yedek akçe diye adlandırılan kötü gün parasını devletler bu tür dönemler için lazım olacağı ama maalesef ki bu paranın da olur olmaz şeyler için kullanıldığından bugün Türk halkı zor durumda bırakılmıştır. Devlet bir an evvel sokağa çıkma yasağı ilan etmeli ve ekonomik koşullarını sağlamalı ve her kesime ihtiyaç sahiplerini ihtiyaçlarını beklentisiz karşılamak sosyal devlet olmanın şartlarıdır. Devlet tüm sosyal ve ekonomik önlemleri alarak bir an önce sokağa çıkma yasağı ilan etmelidir.” Şeklinde konuştu